10 Mayıs 2010 Pazartesi

Nefs, Kalb, Ruh ve Sır

Dünyevi nefis dünyevi olan heva ve hevesine tapar. Cenab-ı Allah buyurduğu gibi:

''Ya şimdi baksana o kimseye ki, ilahını hevası ittihaz etmiş, Allah da onu bir ilim üzerine şaşırtmış, kulağını ve kalbini mühürleyip gözüne de bir perde çekmiştir; artık onu Allah'tan sonra kim yola getirir? Hala düşünmez misiniz?'' Casiye/23

Uhrevi olan kalb, Rabbinin cennetine girebilmek için Ona ibadet eder. Cenab-ı Allah buyurduğu gibi:

''Her kim de Rabbinin makamından korkmuş ve nefsi, hevadan nehy eylemiş ise muhakkak cennettir onun varacağı!'' Naziyat/40-41


Ruh-i Kurbi, Allah'a yaklaşan ruh, Cenab-ı Allah'ın indinde iyi bir kul olmak ve Ona yaklaşmak için ibadet eder. Allah'a yakın olan ruh için Cenab-ı Allah:

''Şüphesiz muttakiler cennetlerde nur içinde. Sadakat meclisinde, kudretine nihayet olmayan bir şeyhinşah'ın huzuru kibriyasında!'' Kamer/54-55


Huzura eren sır ise Hak Teala ve Tebareke Hazretlerine ibadet eder. Sadece Onu ister. Cenab-ı Allah, peygamberi (sav.) Hazretlerinin diliyle şöyle buyurdu:


''İhlas benim ile kulum (Muhamed Mustafa sav.) arasında bir sırdır. Benim iznim olmadan ona hiçbir mukarreb Melek ve mursel Nebi güç getiremez.''