Hâcegândan Abdülhâlık Gücdevâni Hazretlerinin huzuruna yeni bir mürid gelip dedi ki:
Kıyamet gününde cennetle cehennem arasında seçme hakkına sahip olsam, nefs arzusuna uygun olduğundan cenneti değil, nefs rızasına ters düştüğü için cehennemi seçerim.
Şeyh Hazretleri şöyle buyurdu:
Ey Derviş, cehennemden evvel susmayı ihtiyar et, bencil iradeni göstererek edepsizlik etme. Cennet Cenab-ı Hakk'ın cemal tecellisinin yeridir, cehennem ise celal yeridir. Kulunu bu iki yerden birinde bulundurmak Hakk'ın işidir. Mürid ise ihtiyarsız ve iradesiz olur, O'nun iradesine bağlı kalır.
Kıyamet gününde cennetle cehennem arasında seçme hakkına sahip olsam, nefs arzusuna uygun olduğundan cenneti değil, nefs rızasına ters düştüğü için cehennemi seçerim.
Şeyh Hazretleri şöyle buyurdu:
Ey Derviş, cehennemden evvel susmayı ihtiyar et, bencil iradeni göstererek edepsizlik etme. Cennet Cenab-ı Hakk'ın cemal tecellisinin yeridir, cehennem ise celal yeridir. Kulunu bu iki yerden birinde bulundurmak Hakk'ın işidir. Mürid ise ihtiyarsız ve iradesiz olur, O'nun iradesine bağlı kalır.