30 Temmuz 2010 Cuma
Rehbersiz Olunca
28 Temmuz 2010 Çarşamba
Kazanımlara Şükürsüzlük
''Biz insana nimet verdiğimizde, şükürden yüz çevirir, başını alır uzaklaşır. Fakat kendisine sıkıntı dokununca, bir de bakarsın, uzun uzun yalvarır durur. '' -Fussulet/51.ayet-
Her halde en büyük kusurumuz; istediklerimiz bize sunulduğunda birer emanet gözüyle bakmıyoruz. Gereği gibi şükretmekden veya hiç şükretmeden, teşekkür etmeden sürekli istiyoruz....
26 Temmuz 2010 Pazartesi
Bereketli Zamanlar
Gecenin evvelinde Duhan suresini okuyan kişi için, yetmiş bin melek sabaha kadar istigfarda bulunur. -Tirmizi-
Muhasebe gecesi... Tevbe-i nasuh gecesi... bir senelik amellerin Rabbül alemine arz olunduğu gece... kulluğumuzu ihmal ettiğimiz, gafletle geçirdiğimiz zamanları bir nebzede olsa telafi gecesi.... İlahi rahmetin çoştuğu gece...
-Gecemiz, Berât kandilimiz mübarek olsun-
25 Temmuz 2010 Pazar
Berât Gecesi
Berât gecesinde 100 rek'atlı hayır namazı vardır ki, kılan kimse o sene ölürse, şehitlik mertebesine nâil olur.
Namaza şöyle niyet edilir:
"Yâ Rabbî, niyet ettim senin rızâ-i şerîfin için namaza. Beni afv-ı ilâhîne, feyz-i ilâhîne mazhar eyle. Kasvet-i kalbden, dünya ve âhiret sıkıntılarından halâs eyleyip süedâ defterine kaydeyle, Allâhü Ekber"
Her rek'atte Fâtiha-i şerîfeden sonra 10 İhlâs-ı şerîf okunur. İki rek'atte bir selâm verilerek 100 rek'atte tamamlanır. Her rek'atte 100 İhlâs-ı şerîf okumak sûretiyle 10 rek'at olarak da kılınabilir.
Namazdan sonra, (Hz. Allâh'ın HÛ ism-i şerîfinin ebced hesâbına göre adedi olan) 11 şey, (TÂHÂ'nın ebced hesâbıyla adedi olan) 14 kere okunur. (TÂHÂ Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz'in ismidir.)
Okunacak olanlar:
İstiğfâr-ı şerîf: 14 kere
Salevât-ı şerîfe: 14 kere
Fâtiha-i şerîfe (besmeleyle): 14 kere
Âyetü'l-Kürsî (besmeleyle): 14 kere
"Lekad câeküm..." (besmeleyle): 14 kere [Tevbe suresinin son iki ayeti]
14 kere "Yâsîn" dedikten sonra 1 Yâsîn-i şerîf [Yasini şerifte 7 zahiri 7 batini mübin vardır. böylece 14 olur.]
İhlâs-ı şerîf (besmeleyle): 14 kere
"Kul eûzu birabbil-felak..." (besmeleyle): 14 kere
"Kul eûzu birabbin-nâs..." (besmeleyle): 14 kere
14 kere:
سُبْحَانَ اللهِ وَالْحَمْدُ ِللهِ وَلاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ وَاللهُ اَكْبَرُ وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ اِلاَّ بِاللهِ الْعَلِىِّ الْعَظِيمِ
"Sübhânallâhi vel-hamdü lillâhi ve lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil-aliyyil-azıym"
Salevât-ı şerîfe (Salât-ı Münciye okumak efdaldir): 14 kere
Bunlardan sonra duâ yapılır.
23 Temmuz 2010 Cuma
Devreden Zaman
22 Temmuz 2010 Perşembe
Hesabınızı Size Veremiyoruz!
Blogger yetkililerine mail yoluyla irbat kurulabilecek bir yer göremedim. Sadece bazı formlarla irtibat mümkün oldu. Bana sunulan cevap ise şu oldu: Raporunuz için teşekkür ederiz. Araştırmamızı tamamladık ve şu an için hesabınızı size geri veremiyoruz. Verdiğiniz bilgilere göre bu hesabın sahibi olduğunuzu doğrulayamadık. Hesabın sahibi olduğunuzu doğrulayan ek bilgiler verebilecekseniz, lütfen şu sayfayı ziyaret edin diye bir link verdiler. Tüm detaylarıyla doldurmama, defaatle yinelememe ragmen, bloglarım bana verilmedi! Blogger yetkililerinin nasıl bir çalışma tarzları var anlayabilmiş değilim... Kendilerine ne diyeceğimi bilemiyorum...
Bu olayla karşılaşmadan bir gün evvelinde içimden blogumun kopyasını almak geldi. ''dışa aktar'' butonunu kullanarak kopyasını aldım. Çok enteresan bir hal... eğer o anki hislerime kulak verip kopyasını almamış olsaydım şuan hiç bir yazım ve sizlerin yorumları elimde olmayacaktı. Bu da Allah(cc) hu'nun başka bir lütfu oldu bana... Hadisi şerifte Efendimiz(sav.)''zorluk gelip şu kayanın içine girse, muhakkak kolaylık gelir onu ordan çıkarır'' buyuruyorlar...
20 Temmuz 2010 Salı
Diken Eken Adam
19 Temmuz 2010 Pazartesi
Dünya ve Ahiret Saadeti
Sermayesi Eriyen İnsan
-Sermayesi eriyen şu kula merhamet edin!
16 Temmuz 2010 Cuma
15 Temmuz 2010 Perşembe
Korkularımız Bizi Ele Verir...
13 Temmuz 2010 Salı
Her Şeyin Bir Cevabı, Karşılığı Vardır
10 Temmuz 2010 Cumartesi
Ebû Bekr-i Sıddîkın yolunun yüksekliği
9 Temmuz 2010 Cuma
Tohumsuz Meyve Ne Mümkün?
8 Temmuz 2010 Perşembe
Mi'rac Gecesi
Yatsı namazından sonra 12 rek'at "Hacet namazı" kılınır. Beher rek'atte Fâtiha-i şerîfeden sonra 10 İhlâs-ı şerîf okunur.
Namaza niyet: "Yâ Rabbî, rızâ-i şerîfin için niyet eyledim namaza. Bu gece yedi kat gökleri ve bütün esrârını göstererek muhabbetin ile müşerref kıldığın sevgili habîbin Resûl-i Zîşan Efendimiz hürmetine ben âciz kulunu afv-ı ilâhîne, feyz-i ilâhîne ve rızâ-i ilâhîne mazhar eyle, Allâhü Ekber."
Namazdan sonra:
4 Fâtiha-i şerîfe,
100 defa:
"Sübhânallâhi vel-hamdü lillâhi ve lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil-aliyyil-azıym"
100 İstiğfâr-ı şerîf,
100 Salevât- şerîfe okunup duâ yapılır.
Bu namazda, İhlâs-ı şerîfeler 100'er adet okunursa veya bu namaz 100 rek'at olarak kılınırsa; bunu yerine getiren mü'min huzûr-i ilâhîye namaz borçlusu olarak çıkmaz.
5 Âyetü'l-Kürsî,
5 "Kul yâ eyyühel-kâfirûn...",
5 İhlâs-ı şerîf,
5 "Kul eûzu birabbil-felak...",
5 "Kul eûzu birabbin-nâs..."
okunur.
-Mirac Kandilimiz mübarek olsun-
6 Temmuz 2010 Salı
İhtiyaçlı Olmak Gafletten Uyandırır
Allah(cc) buyurur ki, '' Bu onu horlayıp aşağılamak için değil; ona istediğini geç vermem onun faydasınadır. İhtiyacı onu gafletten uyandırdı; bana çevirdi. Saçından tuttu çeke çeke benim tarafıma getirdi. Dileğini hemen verirsem yine döner; o (dünyevi) oyuncağa kapılır, gaflete boğulur gider. Gerçi ''Ey sığınılan ve düşkünlere yardım eden Allah'' diye gönlü kırık, perişan bir halde ağlayıp sızlanıyor; ama, bırak ağlayıp sızlasın. Bana onun sesi hoş geliyor. Onun '' Ey Rabbim'' demesinden ve tek tek sırlarını söylemesinden hoşnut oluyorum. Yalvararak, başından geçenleri anlatarak bana her çeşit dil döküyor.''
5 Temmuz 2010 Pazartesi
3 Temmuz 2010 Cumartesi
Yiyiniz İçiniz; İsraf Etmeyiniz
Bu yüzden, "yiyiniz, içiniz; israf etmeyiniz" ifadesini, "yiyiniz, içiniz ama çok yemeyin, çok içmeyin" diye anlamak doğru olsa da yeterli değildir. Çünkü insan "az" yiyip içse de israf edebilir. Az da olsa yediğinden içtiğinden şükür çıkarmıyorsa, yediğini içtiğini boşa yemiş içmiş olur. Kendine gelen hammaddeden daha değerlisini üretmeyerek, yiyip içtiğine de kendine de yazık etmiş olur. Ayeti, "Yiyiniz, içiniz ve yediğinize içtiğinize şükredin, yiyip içtiğinizden ubudiyet üretin" diye de okunmalı, değil mi?